Wednesday, December 2, 2015

Can Dundar, Hasan Karakaya ve Taies Farzan

90'li yillarin basinda, yani Ozal'in tarikat, cemaat ve Islamci gruplarin faaliyetlerini kisitlayan 163. maddeyi kaldirtmasindan sonra RP ve Islamci gruplarin teskilatlanmasinin ivme kazandigi yillarda, Islamci abilerin okudugu 4 gazete vardi; Iste bunlardan ilki Erbakan'a gonul vermis particilerin gazetesi Milli Gazete, ikincisi ise yazar kadrosundaki ideolojik genislik ve cesitlilik ile geleneksel haci amcalari cok ikna edememis, kendini biraz daha entellektuel hisseden, genelde Imam Hatip ogretmenleri cevresinde okunan bugunku AKPli lider kadrosuyla ayni dusunce cizgizindekilerin okudugu Yeni safak, ucuncusu Iran rejiminin Turk "Pravda"si Selam gazetesi, son gazete ise kah RP, kah Iranci, kah da Yeni Safak okurlarinin da okudugu Vakit gazetesiydi.
Yayin politikasi olarak RP'yi desteklese de Vakit, Milli Gazete'nin girmedigi hassas konulara giriyor,  Yeni Safak'in o zamanlar tenezzul etmedigi alt seviyelere kolayca inip belden asagi vurabiliyor, ayrica Turk basininda Iran ile olumlu haber yapan tek gazete olarak Selam gazetesiyle yarisabiliyordu.

Zamanla degisik evrelerden gecen gazete (cogu ayarli olan bu olaylar icin detaylara girmeyecegiz) zamanla gercek kimligini yansitan ismine kavustu (Mahkeme, kapatma, isim haklari vs). Bozkurtlarin, kiratlarin, ari gibi sembollerin kullanildigi Turk politikasi artik bir 'ak-it'e kavusmustu. Sakasi bir yana, Akit gazetesinin onundeki beyaz bekci kopeginin ismi de "Ak it" idi.

Ak-it'in sahibi Karahasanoğlu ailesinin cetevari gecmisi, tecavuz ve teror saldirisindan hukum giymis Huseyin Uzmez ve hangi istihbarat servisine calistigi anlasilamayan Abdurrahman Dilipak bir yana mansetlerini atan Hasan Karakaya cok ilginc bir sahis.

Turkce konusurken murekkep yalamis ilim-irfan erbabinda gorulen Istanbul lehcesinden gayet uzak bir aksan ile konusan Karakaya, "Islamci" gazetedeki yazilarinda da "karinisi satan, O.. cocugu, p..venk, k..ltak, k..pek oglu k.pek" deyimlerle suslemesi, ayrica hemen hemen her kesimden sembol isimlere yonelttigi iftiralari ile Ak-It guruhunun en cok ses cikarani. Bir nevi "Islamci" Yilmaz Ozdil diyebiliriz.

Karakaya ayrica 17 Aralik ile baslayan surecte Hizmet hareketine yapilan pekcok algi operasyonunu kosesinde kurguladigi iftiralar ile baslatan bir sahis.

M. Kutlular'in evladi'nin uyusturucuya kurban gitmesini, Hablemitoglu suikastini, PKK, BBP, MHP ve CHP yonetimini, hatta hukumet yanlisi Vahdet gazeteni "paralel o.. cocuklari"'na baglayan Karakaya, asiri hizdan trafik radarina yakalandiktan sonra "plaka okuyan radar degil paraleli taniyan radar lazim" diyebilecek kadar misyonuna bagli bir eleman.

Kendisinin Fethullah Gulen ile cekilmis agzi kulaklarinda fotograflarini yok edemese de her tasin altina cemaati, her gunahi F. Gulen'e yuklemesindeki performansiyla, alel acele ustu ortulen Ergenekon operasyonunun aslinda neleri gizlediginin ipucunu veriyor. Yuksek ogretim, yargi, is dunyasi, askeriye, emniyet ve medya'da yuzlerce sahte-bayrak elemani olan Ergenekon'un milliyetci, solcu ve ulusalci ekiplerinden bazilari desifre olmus, sadece Islamci ekipleri gizli kalmisti.

Yani bir zamanlar havuz gazetelerinde manset manset basilan Ergenekon semasi, karar alma, operasyon, yargi ve medya vs kanallarindaki ulusalci isimlerin bir de Islamci karsiliklari vardi gizlenen. Iste bu baglamda "Islamci" Yilmaz Ozdil'i ne anlamda kullandigimi aciklamak istiyorum. Yilmaz Ozdil, aslinda bir profilin Ulusalci karsiligi, ayni profilin Islamci karsiligi ise Hasan Karakaya.

Haziran ayindaki yazisinda Can Dundar icin "karisini satan" ifadesini kullanan Hasan Karakaya dun aksam TV ekranlarinda Can Dundar'in ozel hayatiyla ilgili mahalle karilarinin konusacagi detaylari paylasip siyonistlerin en meshur metodu olan karakter katli ile gorevini yerine getirirken aklima geldi. Kahvehane ortamini andiran TV programinda hem Can Dundar'a hem de ailesine hem de paralel yapiya "geciren" Havuz medyasinin guya "mucah-itlik" yapan Hasan Karakaya gibi tiplere kilitlenmis, analitik dusunceden mahrum, komplo teorilerine inanmayi cok seven saf muslumanlara sormak isterim; Can Dundar'in "su samuru" isimli teknede opusurken fotografi servis edilen bayan kim, biliyorlar mi? Ismi Taies Farzan.
Peki nereli bu Taies hanim?

Hani RTE'nin "ikinci vatanim" dedigi ulke var ya..

Anladiniz siz onu.