Thursday, March 27, 2014

AK-Paramiliterler

Gezi Parki olaylari 2010 sonrasi Turkiye politik tarihi icin cok onemli bir mihenk tasiydi.

Lider ve etrafindaki oligarsik yapi, tam butun muhalefet odaklarini sindirdiklerini dusunurken guclu ve apolitik bir hareket olan Gezi direnisi ile karsilastilar. Basbakan ve cevresi, hakli bir genclik ve halk hareketine karsi duran "kotu adam" imajindan kendilerini korumak icin sivil, cevreci, ozgurlukcu bir hareket olarak baslayan gezi hareketini provoke ettiler. Bir emirle bir sabah protestocu genclerin cadirlari yakildi, silahsiz genclere biber gazi ile saldirildi.

Almanya, Iran ve diger bazi istihbarat organizasyonlari da bu hengameden ekmek yemeye calistilar. Ozellikle Alman ve Iran istihbarati bu gerilimden Alevi-Sunni catismasi cikarmaya calisti - ki bu Iran'in devlet icine yerlestirdigi B. Atalay ve H. Fidan'in etkisindeki liderin de isine geldi. Lider, aleviler ve sol goruslu protestocular uzerinden sag goruslu, milliyetci kesimden oy calmak icin soylemini sertlestirdi. Bizzat BB danismani Y. Akdogan., Gezi olaylarinin kendilerine 3-4 puan kazandirdigini soyledi.

2013 Mayis sonu baslayan ve Turkiye'nin her tarafina yayilan Gezi hareketi, cogu zaman manipule edilse de, ardisira gelen sokak hareketleri halk ve genclik elektrigin toplum uzerindeki etkisini yeniden gozler onune getirdi. Evet, bizdeki sol ve sag genclik gruplarinin kokeni 1940'lara dayanir. Yakin zamanin pek cok etkili ideolog ve siyasetcisi bu gruplarin icinden cikmistir.

Sol kesimdeki daginik genclik gruplari, CHP genclik kollari veya marjinal sol genc gruplar, Gezi olaylari ve artci eylemlerde yer aliken, Turkiye'nin en buyuk politik genclik organizasyonu Ülkü Ocakları, MHP lideri Devlet Bahceli'nin telkinleriyle sakinligini korudu. Muhtemelen iktidarin ekmegine yag surecek olasi bir sag-sol catismasi boylelikle onlenmis oldu.

17 ve 25 Aralik yolsuzluk sorusturmalarindan sonra sokak muhalefeti devam etti ama AKP cevresi de buna seyirci kalmadi. Yolsuzluklari haber yapan medya ofisleri ve iktidarin baskasina ugrayan Gulen hareketinin temsilcileri Turkiye'nin pek cok yerinde sokakta partizan gruplarca darb ve taciz edildi.

Siyasete Özalvari bir yaklasimla, butun egilimleri merkez sagda toplayip iktidara gelen AKP'nin kokleri 1940'lara dayanan sol ve sag genclik orgutleri capinda bir genclik orgutlenmesi yoktur. Genclik tabani olarak gorunen ise sol ve sag genclik gruplari gibi ideoji uretemeyen, politik bir doktrini olmayan, Erdogan'in mitinglerine otobuslerle varoslardan ve sehir disindan tasinan issizler ve Imam Hatip talebeleridir. Bu "seyirci" gruplarin da aktif olarak bu darb ve taciz olaylarini organize edecekleri ihtimal disidir.

Bu olaylardan anlasilan su, AKP de kendi gençliği örgütlemeye basladi. Birdenbire kefen giyip Basbakan'in konvoyunu takip eden "groupie"ler, Zaman ve CHA binasina saldirirken "La ilahe Muhammed" diye slogan atan dindar AKP genclige bir de bu minvalden bakmak lazim.

Zaman zaman kullanilan milliyetci soylem, Suriye krizi uzerinden kasimaya calistigi milliyetci damar, Gezi olaylarindan cikarilmaya calisilan Alevi-sunni kavgasiyla milliyetci gençliği kendi etrafina cekmeye calisan Erdogan, Bahceli'nin Ulkucu gençlik uzerindeki etkisinden dolayı burada istedigini elde edemeyince kendi yandaşlarının Osmanli Ocakları çatısı altında toplanmasına calisiyorlar.

Bu grupun cok ilginc bir oykusu var. 2005'de kuruldugu soylenen, 2011 de MHP ve BBP icindeki Ergenekon sempatizani kucuk bir grupla basladiklari grubun politik yonelisi Erzurum'lu Canpolat kardeslerin yonetime girmesiyle AKP yonune cevirdiler. Turkiye'nin butun dikkatinin Gezi gencligine cekildigi 2013 Haziranda Devlet Bahceli'yle 3 Hilal polemigine girip medyada rol calmaya calistilar.

Burada Canpolat kardeslerin rolu cok onemli. Osmanli Ocaklari'nin lideri Emin Canpolat'in kardesi 2006'da Papa 16. Benedictus'a eylem yapacakları iddiasıyla Emniyet Istihbarat'ca yakalanarak haklarında yasal işlem yapılan Kadir Canpolat! (Bkz: http://www.milliyet.com.tr/2007/03/31/guncel/agun.html).

Ismi, Hrant Dink suikastini Alperen'lere bulastiran derin ekibin icinde olan Kadir Canpolat ayni zamanda Osmanli Ocaklari'nin teşkilatlardan sorumlu baskan yardimcisi.

Kendilerine "kefenli liderin kefenli askerleri" diyen Erzurum merkezli Osmanli Ocakları, AKP'nin Dogu ve Guneydogu bolgeside Turk koken hassasiyetinin belirginlestigi Malatya, Elazig, Erzurum ve Bayburt gibi sehirlerde teskilatlaniyor.

Osmanli Ocaklari baskani Emin Canpolat'in "17 Aralık milletin iradesine kasten yapılmış bir saldırıdır. Elebaşı belli olan suç örgütünün devletimize karşı darbe girişiminde bulundukları ortadadır." (Bkz: http://www.sivildusunce.com/osmanli-ocaklari-17-aralik-darbecileri-yargilanmalidir.html) sozunu hatirlatalim.

Ozetle, AKP'nin yeni genclik kollari Osmanli Ocaklari, Malatya Zirve Cinayeti'nin azmettiriceleri, Hrant Dink suikastinin arkasindaki mihraklar ile Muhsin Yazicioglu suikastinin ustunu orten mihraklarin bulustugu bir yer.

Gayet karanlik gecmisi olan bir yonetim, gayet flu bir ideoloji (Bkz: http://www.osmanliocaklari.net/page/show/33-osmanli-ocaklari-ideolojisi.html) ve partizan bir olusum  ile kolayca neo-faşist gençlik kolları/örgütü haline gelebilecek Osmanli Ocakları, ilerleyen süreçte bu niteliğini aşarak etnik hassasiyeti olan bolgelerde faşist terörün vurucu gücüne dönüşebilir.

Çünkü benzer yapılar, gecmislerinde gençlik örgütü olarak kurulsalar da hiçbir zaman gençlik ile sınırlandırmamış ve kısa sürede ayrilikci şiddet hareketlerine kan akışını sağlayan araç niteliği kazanmıştır.

1453 Kartallari, Kasimpasa 1453, Osmanli Ocaklari, Burakcan Karamanoglu, Berkin Elvan derken..

Allah bu milleti bozgunculardan korusun ve kurtarsin.

No comments:

Post a Comment